29 Mart 2014 Cumartesi

GERÇEK GELDİ, BATIL YIKILDI

Gerçek (Hak) çoktan gelmiş durumda, batıl (dayanıksız, doğru olmayan düşünce) ise gerçek karşısında pek çok oyunla tutunmaya devam ediyor. O yüzden ki yaratıcı defalarca gerçek hakkında bizlere hatırlatmada bulundu.

Ama artık bu iletişim ve bilim çağında gerçeğin hep gündemde tutulabilmesi mümkün. Bu yüzden çok daha güvenle diyebiliriz ki "gerçek geldi batıl yok olup gidecek."

Gerçek nedir? Bir yazıda sadece özü verilebilir ama zaten bu öz bile bence çok büyük bir başlangıçtır.

Tüm insanlık için pek çok kere tekrar edilmiş olsa da ben de kendi dilim döndüğünde özetlemek istiyorum, böylece bundan önceki ve sonraki yazılarda yazılanlar daha hoşgörü ile izlenebilsin:

Tüm evren, içindeki ihtişamı ile tüm galaksiler (ki 100+ milyar tane olduğu söyleniyor), galaksilerin içindeki tüm yıldızlar (ki bir galakside 100+ milyar tane olduğu söyleniyor), gezegenler, dünya ve olağanüstü bilgelikle kurgulanmış yaşamın tümü , tüm övgüleri (hamd) hakeden bir yaratıcı (Hâlık) tarafından meydana getirilmiştir. Bu sistemdeki mıhteşemliğin aksini gösterebilecek hiç bir kanıtta bulunamayacaktır.

Bütün bu muazzam sistem harika bir kurgu ile işlemektedir ve yaratıcının (Bâri) bu kurguyu işletmede hiç bir ortağı da yoktur.

Yaratıcının merhameti ve hazinesi sınırsızdır. En büyük sevgi ve saygıyı ona besleyerek hiç bir aracı koymadan O'na yönelmek gerekir.

Bu dünyada yaptıklarımıza göre, mutlaka bir değerlendirmeye tabi olacağız ve adaletinden kimsenin şüphe duyamayacağı (el Adil) değerlendirmenin sonucuna göre müjdelenen mutluluğu ya da korkulan hüsranı yaşayacağız.

Yaratıcının bize bildirmek istediği her şey, elçiler (peygamberler) vasıtası ile bize ulaşmıştır ve tüm elçiler hep aynı mesajı iletmiştir. Elçiler arasında hiçbir ayırım gözetmeden hepsinin ilettiği ortak mesaja odaklanmak gerekir.

"...Öyleyse tek bir ilaha teslim olarak İbrahim'in inancını içselleştirin. O hiçbir zaman yaratıcısına ortak koşanlardan olmadı"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder